İşletim sisteminin yeni sürümününde dikkat çeken ilk yenilik gelen tüm bildirimlerin bildirim çekmecesi içinde yanıtlanabilmesi. Örneğin bir cevapsız aramaya buradan geri dönebiliyor ya da gelen toplantı bildirimine olumlu ya da olumsuz yanıt verebiliyorsunuz. Tüm bu yeni özellikler, Android’de zaten uzunca bir süredir kullanılabiliyor.
Son açılan uygulamalara
erişmek için ana ekran tuşuna iki kere basmak gerekiyordu. Artık bu
jestle uygulamaların yanında son görüşülen kişilere de erişilebiliyor.
uygulamaları kaldırmak için yine Android’de olduğu gibi pencereleri sağa
doğru tutup fırlatmak yeterli oluyor. E-posta uygulamasında çeşitli
geliştirmeler var. Jestlerle kullanım artık çok daha kolay. Tek bir
hareketle, yazmakta olduğunuz e-postayı alta taşıyıp diğer
e-postalarınıza bakabiliyor, içerikleri kopyalayabiliyorsunuz.
Sonrasında yine tek bir hareketle aşağı taşıdığınız e-postaya
erişebiliyorsunuz.
iOS 8′de Spotlight da
önemli yenilikler sunuyor. Arama kutusundan yalnızca cihazınız
içindekileri değil, birden çok kaynaktaki birden çok içerikte arama
yapabiliyorsunuz.
İşletim sistemi yeni
bir klavye sistemiyle geliyor. QuickType adını taşıyan bu özellik,
tahmin işlevine sahip bir arayüz sunuyor. Yazdıkça öğrenen ve içerikleri
algılayabilen bu sistem, siz yazmaya devam ederken sonrasında hangi
kelimeyi gireceğinizi tahmin ederek klavyenin üzerinde gösteriyor.
QuickType, ilk aşamada Türkçeyi desteklemiyor.
OS X Yosemite ile
birlikte gelen arama ve SMS yönlendirme gibi yenilikler de iOS 8′de de
mevcut elbette. İşletim sisteminde en çok geliştirilen ise Mesajlar
uygulaması olmuş. Herhangi bir görüşmeye artık isim verebiliyor ya da
sessize alarak rahatsızlık veren bildirimlerden kurtulabiliyorsunuz.
Ayrıca görüşmelerde konumunuzu da paylaşabliyorsunuz. Görüşmeler
içindeki tüm fotoğraf ve videolara görüşmenin hemen altından
erişebiliyorsunuz. iOS 8′deki Mesajlar uygulamasıyla artık tek bir
harekentle görüşmede olduğunuz kişilere ses ya da görüntü
gönderebiliyorsunuz. Bas-konuş’a benzer bir şekilde içerikler
iletebiliyorsunuz. Bir sesli mesaj aldığınızda cihazınızı kulağınıza
götürerek bu içeriği dinleyebiliyor ve yine aynı şekilde
yanıtlayabiliyorsunuz.
iCloud’un Google’dan
bolca ilham alan yeni uygulaması iCloud Drive da iOS 8′de bulunuyor.
Bulut depolama sistemi yedeklenen tüm içeriklere iOS ve OS X’in yanı
sıra Windows’lu cihazlar üzerinden erişebiliyorsunuz.
iOS 8 iş dünyasına özel
yenilikler de getiriyor. Şirketlere özel olarak satın alınabilen iOS
8′li cihazlar, kurulduğu andan itibaren her türlü şirket içeriğine ve
uygulamaya giriş izni veriyor.
İşletim sistemine yeni
eklenen Health uygulamasıyla sağlıkla ilgili tüm bilgilerinize tek bir
arayüz üzerinden erişebiliyorsunuz. Üstelik bu arayüzde farklı
uygulamalardan gelen verileri de görebiliyorsunuz. Uygulamada toplanan
verilen doktorlarla da paylaşılabiliyor.
Family Sharing adını
taşıyan yeni uygulama ise her bir cihazda ailenizi tanımlayabiliyor ve
onlarla fotoğraf, takvim, arkadaş listesi gibi içerikleri paylaşabiliyor
ya da konumuzu görebilmelerine izin verebiliyorsunuz. Ve bu sistem
içinde ailenizdeki kişilerin cihazlarında yüklü olan tüm uygulama, müzik
ve videolara erişebiliyor, kendi cihaz(lar)ınıza indirebiliyorsunuz.
Bunun için tüm satın alımların tek bir kredi kartından yapılmış olması
gerekiyor. Kartın sahibi sizseniz, diğer aile üyeleriniz herhangi bir
içerik satın almak istediğinde sizin ekranınıza bir onay kutucuğu
geliyor.
iOS 8′de fotoğraflar
uygulamasında da bazı yenilikler var. Arama yaptığınızda isim ya da
konumlardan ilgili fotoğrafları bulabiliyorsunuz. Basit düzenleme
araçları da sunan uygulama kırpma gibi işlemlerin yanında gölge, ışık,
renk gibi bazı temel değerlerini düzenlemenize de izin veriyor. Bir
cihazınızda Favoriler’e eklediğiniz bir fotoğraf eşzamanlı olarak iCloud
üzerinden diğer cihazlarınızdan da erişilebilir hale geliyor.
Apple, iMac için de
yani bir Fotoğraflar uygulaması planlıyor. Çok daha rahat bir kullanım
sunan iCloud destekli bu uygulamanın önümüzdeki yılın başında
yayınlanması bekleniyor.
iCloud Drive’da 5
GB’lık bir alan ücretsiz olarak kullanılabiliyor. 20 GB’lık bir alan
için aylık 0,99 dolar, 200 GB bulut alanı içinse aylık 3,99 dolar
ödemeniz gerekiyor. Bu da iCloud Drive’ı Google Drive ve Dropbox gibi
rakiplerinden daha pahalı yapıyor.
Yeni sürüm, bildirim
çekmecesi haricinde klavyede de çok önemli bir değişiklik sunmuyor.
Artık iOS’li cihazlarınıza Swype benzeri harici klavye uygulamalarını
ana klavye uygulaması olarak tanımlayabiliyorsunuz. Bu uygulamalardan
internet bağlantısına ihtiyaç duyanlara güvenliğiniz için otomatik
olarak izin verilmiyor; sizden onay talep ediliyor. iPhone 5S’le gelen
Touch ID de artık farklı uygulamalarda doğrulama amaçlı olarak da
kullanılabiliyor.
iOS 8, ev yönetimine
yönelik çözümler sunan üçüncü parti uygulama ve cihazlar için de büyük
bir yenilik olarak HomeKit’i getiriyor. Bu fonksiyon ile ışıkları ya da
ev kapınızın kilidini HomeKit aracılığıyla iOS’li cihazınız üzerinden
kontrol edebiliyorsunuz.
0 yorum:
Yorum Gönder